Yeni patron Denizbank’ta neleri değiştirecek?

FINANSGUNDEM.COM / SERAP SÜRMELİ – ÖZEL HABER

Finans dünyasının çeyrek asrına damgasını vuran duayen bankacı Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş, Türk bankası olarak ENBD’nin üst yönetimine girdiklerini belirterek, “Bu anlamda sektörde tekiz” dedi. 10’uncusu düzenlenen İstanbul Finans Zirvesi’nde Finans Gündem’in sorularını yanıtlayan Ateş, yeni ortaklığın yeni fırsatlar getireceğinin altını çizdi. Ateş, faizlerin daha da düşeceğini, yıl sonuna kadar 900 baz puanın tamamlanacağını belirtti. 

Belçikalılar, Ruslar ve son olarak Araplar ile yapılan ortaklık Denizbank’a neler katacak? İstanbul Finans Merkezi başarılı olur mu? Önümüzdeki dönemde Merkez Bankası hangi adımları atar? Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş Finansgundem.com’un sorularını cevapladı… 

“DEĞİŞİK KÜLTÜRLERİ TANIMA VE ÇALIŞMA PRENSİPLERİNİ GÖRME FIRSATIM OLDU” 

Belçikalılar, Ruslar derken şimdi de Araplarla ortak oldunuz? Neler söylemek istersiniz? 

Bu sayede çok değişik kültürleri tanıma ve çalışma prensiplerini görme fırsatım oldu. Tüm bu süreçler, Türk insanının zekası ve adaptasyon kabiliyeti ile ilgili yeteneğini fazlasıyla görme şansını sağladı. ENBD ile entegrasyon çok iyi gidiyor. Biliyorsunuz ENBD internasyonel bir banka ve yöneticileri de Dubaililer dışında Avusturalyalı, İngiliz, Singapurlu, Hintli, Rus ve Yeni Zelandalılardan oluşuyor. Bizi de bir Türk bankası olarak üst yönetime aldılar ve sanırım bunda da sektörde tekiz. Bu da bizler için bir gurur vesilesi. ENBD ile çalışmalarımız son hızla devam ediyor ve ilk icra komitesi de benim katılımımla İstanbul’da oldu. 

“ALTYAPI YATIRIMLARIYLA DÜNYAYA PARMAK ISIRTTIRDIK”

İstanbul Finans Merkezi başarılı olur mu?

Finans Merkezi deyince ne anlıyoruz bunu çözmek lazım önce. Finans Merkezi sadece gayrimenkul projesi değil, biz burada bölgesel bir finans merkezi olmaktan söz ediyoruz. Önce Singapur, Malezya ve Hong Kong’un özeliklerine bakmak lazım. Burada para istikrarı, düşük enflasyon ve normal büyümesi olan bir ortam çok önemli. Buna paralel ülke risk puanımızı gelişmiş ülkelere yaklaştırmamız ve yatırım yapılabilir hale getirmemiz lazım ki paramız ve ekonomimiz istikrar kazansın.  İnanın bu dediklerim de yavaş yavaş oluşuyor.

Türkiye çok güçlü bir ülke.  Yaptığı yatırımlar özelikle altyapı yatırımlarıyla dünyaya parmak ısırttırdık diyebilirim. Dolayısıyla bu altyapılarla ve insan kaynağımızla bir tek helva yapmak kalıyor. Biz kendi beyin gücü ve adaptasyon gücümüzle bunu yakalamaya çalışıyoruz. Biraz zaman alıyor ama bu olmayacak değil.

“YERLİ KREDİ DERECELENDİRME KURULUŞU BİR ALTERNATİF OLUR”

Dünyada ki kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye’ye verdiği puanlarla ilgili ne söyleyeceksiniz?

Kredi derecelendirme kuruluşları, politik ve jeopolitik riskleri çok ön plana çıkarıyorlar. Bu da Türkiye’ye büyük haksızlık diyorum.

Peki yerli kredi derecelendirme kuruluşu olmalı mı?

Dünyanın 3 tane kabul edilen kredi derecelendirme kuruluşu var. Bunlar da Moody’s, Fitch ve Standard & Poors (S&P). Dolayıyla bizim kredi derecelendirme kuruluşumuz olursa bir alternatif oluşturabilir. Bence güzel de olur.

“MERKEZ 2 KERE DAHA FAİZ İNDİRİR”

Önümüzdeki dönemde merkez daha ne kadar faiz düşürür?

Ben 6 ay önce bu yıl için 900 baz puan düşürür demiştim. Zaten 750’si yapıldı. 2 tane daha var. 100 veya 50 ya da 75-75 900’e çıkarır diye düşünüyorum.