Mustafa A. Aysan [email protected] Mustafa A. Aysan

Küresel kriz ve muhasebe uygulamaları

04 Aralık 2012, 16:51 ---

Yeminli Mali Müşavirler Odaları tarafından 21-25 Kasım 2012’de Antalya’da düzenlenen ve geçen hafta burada, “Muhasebe Mesleğinin Sorunları” başlığı altında sonuçları özetlenen sempozyum toplantıları ve kulislerinde ele alınan konular arasında, “muhasebe uygulamalarının ekonomik ve sosyal kalkınma üzerindeki etkileri”, “küresel krizlerin ortaya çıkmasında muhasebe uygulamalarının payı” gibi konular da vardı. 

Gerçekten dünyanın en büyük yatırım şirketlerinden “LEHMAN BROTHERS” ın, 18 Eylül 2007’de, toplamı 600 milyar doları aşan bilançosu ile iflasını istemesiyle çarpıcı biçimde ortaya çıktıktan sonra tüm dünya ülkelerine yayılan ve bu gün de etkileri kontrol edilememiş son küresel ekonomik krizin oluşumunda, muhasebe uygulamalarının önemli payı olmuştu.  Bu olayı izleyen büyük ekonomik daralma içinde, aralarında dünyanın en büyük 25 bankası da bulunan çok sayıda banka, dünyanın en büyük sigorta şirketleri topluluğu (AIG) ile dünyanın en büyük sanayi işletmesi GENERAL MOTORS (GM) da ödeme güçlükleri içine düşmüş, birçoğu da iflas etmişti.  Bu şaşırtıcı iflaslarla ilgili davalar ve araştırmalar sonucunda, batan tüm bu şirketlerin, büyük patlamalardan önceki 20 yıl boyunca bilançolarındaki varlık değerleri ile kârlarını olduğundan yüksek göstererek borsalardaki hisse senetlerinin değerlerini şişirmiş oldukları tespit edildi.  Batan bu şirketlerin, aldatıcı muhasebe uygulamaları ile yarattıkları gerçek dışı finansal şişkinlikten şirketlerine ve yöneticilerine büyük haksız kazançlar sağladıkları anlaşılmış ve kanıtlanmıştı.  Bu uygunsuz sonuçta, bağımsız denetim uzmanlarınca doğruluğu onaylandıktan sonra finansal tablolarda halka açıklanan aldatıcı bilgilerin (bu uygulamaları yapanlar, bunlara “yaratıcı muhasebe uygulamaları” diyorlardı) önemli payı olmuştu.  Hatta bunlardan birinin, dünyanın en büyük doğal gaz taşıyıcısı ENRON şirketinin 2002 yılındaki iflasından sonra bu iflasta payı olduğu için dağılan muhasebe mesleğinin “Amiral Gemisi” Arthur Andersen Şirketi ile ilgili davalarda, şirketi denetleyen bağımsız denetçi şirketin (AA’nın) Enron’ u denetleyen  uzmanlarının da payı olduğu kanıtlanmıştı. 

Birçoğu önemli davalara, bir çoğu da ABD Kongresi tarafından yapılan soruşturma ve incelemelere konu olmuş bu iflasların tümünde, Bağımsız Muhasebe Uzmanları tarafından, doğruluğu onaylanmış finansal tablolarda halka sunulmuş aldatıcı kâr rakamlarıyla şişirilmiş bilanço değerlerinin varlığı tespit edilmişti.  Örnek olarak, iflas eden GM’ in iflastan önce gelen denetlenmiş finansal tablolarında, şirketin son iki yılında halka açıklanan zarar rakamlarının, 30 milyar dolar düşük gösterilmiş olduğu açıklanmıştı.

1 Temmuz 2012’de yürürlüğe giren Yeni Türk Ticaret Kanunu (YTTK) ile muhasebe standartlarıyla ilgili olan ve………. tarihli Resmi Gazete’ de yayımlanarak yürürlüğe giren 660 sayılı Kanun Hükmündeki Kararname (KHK-660) ile Türkiye Muhasebe Mesleği’ ne getirilen yeni düzenin, son küresel ekonomik krizle ortaya çıkmış bulunan bu uygunsuz muhasebe uygulamalarından da esinlendiği anlaşılmaktadır. Belki de bu nedenle, KHK-660’la kurulmuş Kamu Gözetimi ve Denetimi Kurul (KGK) ile Kurum’a bu alanda çok geniş yetki ve sorumluluklar verilmiştir.  Kurul’un (KGK’nin) görevlileri tarafından yukarıda sözü geçen sempozyumda mesleğin geleceği konusunda yapılan açıklamalar ve tartışmalar, ülkemizde bu uygunsuz muhasebe uygulamalarının en aza indirilmesinin amaçlandığını göstermektedir.   Bu açıklama ve tartışmalardan çıkardığım sonuçlara göre bu yasal düzenlemeler, ülkemizdeki muhasebe uygulamalarının, yukarıda örnekleri verilen uygunsuz çarpıklıkları önlemek amacıyla yeniden düzenlenmesini öngörmektedir. 

Bu nedenle KHK-660’ın birinci maddesi ile KGK’ nın üstlendiği muhasebe mesleği ile ilgili görevler, oldukça geniş kapsamlı olarak şöyle tanımlanmıştır:  “uluslararası standartlarla uyumlu Türkiye Muhasebe Standartlarını oluşturmak ve yayınlamak, bağımsız denetimde uygulama birliğini, gerekli güveni ve kaliteyi sağlamak, denetim standartlarını belirlemek, bağımsız denetçi ve bağımsız denetim kuruluşlarını yetkilendirmek ve bunların faaliyetlerini denetlemek ve bağımsız denetim alanında kamu gözetimi yapmak.”

Bu tanımlama ile muhasebe ve denetim alanında ülkemizin gerçekleştirmek istediklerinin tümünü içine almakta ve KGK görevlilerine büyük sorumluluklar yüklemektedir.  Başarılarının ödülleri de bu sorumluluklar kadar büyük olacak bu önemli görevde onlara içten başarılar diliyoruz.  Bu büyük ve  oldukça ağır görevde tüm muhasebe mesleği ilgililerinin, muhasebe odaları, odalar birliği ve odaların tüm üyelerinin, bu ağır görev ve sorumlulukları yerine getirmek için çalışan arkadaşlarımıza yardım etmemiz gerekli ve hatta zorunludur.  Çünkü ülkemizde iyi muhasebe uygulamalarına kavuşulması, uzun süreli ekonomik ve sosyal kalkınma hedeflerimizin gerçekleştirilebilmesiyle çok yakından ilgilidir. 

Bu hedefler için el birliğinin sağlanabilmesi için, KGK’ nın önümüzdeki günlerde mesleğin geleceği ile ilgili olarak yaptığı ve yapacağı çalışmaları, bu konuda  meslek üyelerinden neler beklediğini, hatta onlara ve meslek odalarına düşen görevlerin neler olduğunu ele alacak bir tartışmalı toplantıyı düzenlemesinin yararlı olacağını sanıyorum.  

      

ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster