Prof.Dr.Emre Alkin [email protected]

Hassas ayar!

Geçen haftada yaşadığımız şartlar ile bu hafta yaşadığımız şartlar arasında fark yok gibi gözükse de, tam öyle değil. Musul Harekatı, Merkez Bankası'nın faiz kararı ve Başkanlık Sistemi ile ilgili başlatılacak olan Anayasa çalışmaları gündeme damgasını vurdu.

Dolar/TL'nin rekor kırıp, sonra sertçe gerilemesi yatırımcıların aslında ne kadar tedirgin olduğunu da gösteriyor. "Belki de Merkez Bankası bu ay faiz indirmez" diye ortaya atılan bir dedikodu ile Dolar/TL'nin 3.05'lere kadar gerilediğine şahit olduk. Bu gelişme yatırımcıların elle tutulur parametrelerle hareket etmediklerini ve fazla para bağlamadan işlem yapmak istediklerini gösteriyor. Kaldıraç ne kadar yüksek olursa, pozisyon kapatma isteği o kadar fazla oluyor. En küçük bir dedikodu ve hareketlenme piyasaları dalgalandırmaya yetiyor.

Peki Merkez Bankası iddia edildiği gibi faizleri düşürmeden pas geçebilir mi ? Elbette olabilir. Ancak bankaların Merkez Bankası üzerinde faizleri daha da düşürmesi için baskısı devam ediyor. Ankara'dan bu konuda 1-2 haftadır pek ses çıkmadı, ancak Fitch kararı yaklaşırken belki de TCMB ve Hükümet bir "hassas ayar" yaparak kredi notunun düşüşünü önlemek istemiş olabilir.

Küresel Piyasalarda ise, Petrol Fiyatlarının 50 Dolar üzerinde tutunma savaşı devam ediyor. Altın az da olsa toparlandı ama Dolar güçlendikçe yükselme ihtimali giderek azalıyor. Hisse senedi piyasalarında ise profesyonellerin bile zarar etmemek için ciddi uğraş verdiğini görüyoruz. Yıl sonuna yaklaşırken "parayı korumak" öncelikli mesele haline geldi diyebiliriz.