Mustafa A. Aysan [email protected] Mustafa A. Aysan

Bir güzel toplantı

15 Aralık 2014, 10:39 ---

“Dünya İnsan Hakları Günü”nü izleyen 11 Aralık 2014 Perşembe günü “Başrolde Kadınlar Var” başlığı ile toplanan Sabancı Vakfı Filantropi Semineri, konusu, düzenleniş ve uygulanış biçimi ile günümüzü ve geleceğimizi aydınlatmış bulunuyor.

Ödüllü yazar Sherly WuDunn ile ödüllü yönetmen Shaermeen Obaid Chinoy’un kadın hakları alanındaki deneyimleri ile ilgili sunumları kusursuzdu. Sunumlar sonunda dinleyici sorularına ayrılmış uzun süre tartışmalara eşsiz bir tat ekledi.

Toplantı, ünlü yorumcumuz Sertap Erener’in berrak sesi ile sunduğu ve birlikte besteledikleri Sezen Aksu’muzun “Kız Leyla”  adlı kadın haklarıyla ilgili içe işleyen şarkısı ile açıldı.  (Duygu dolu şarkı iki kez okundu!)

Seçkin kadınlarımızın hazırlayıp sundukları, seçkin ödül sahiplerince sunulan tartışmalı toplantının zamanlaması da dakik idi.

Dünya Medya’sının ünlü Pulitzer ödülünü 1990’da kazanan WuDunn, gazeteci, yazar ve iş kadınıdır. 2011’de yayınladığı “Gökyüzünün Yarısı” (Half the Sky) kitabı, zulme maruz kaldığı halde, tüm zorlukları aşarak değişime öncülük eden kadınları anlatıyor. İşkence çeken kadınlarımızın sorunlarına dünya ölçeğinde bir farkındalık yaratmış. Öyle ki çok sayıda dünya ülkesinde kitap, kendi adında küresel bir hareketin başlangıcı olmuş, 10 ülkede 6 ünlü ismin yer aldığı belgesel ve 1 milyondan fazla kullanıcının oynadığı bir Facebook oyunu oluşturmuştu. 2011 yılında Newsweek dergisi tarafından dünyayı sarsan 150 kadından biri seçilmişti. Bu deneyim, varlık, gelir, kültür ve eğitim düzeylerinin en alt seviyelerinden başlayarak açılan yolların ne büyük küresel aydınlıklara ulaşabileceğinin somut örneğini oluşturan WuDunn’un yaşamı, dünya toplumları için büyük bir umut kaynağı yaratmıştı.

WuDunn’un kocası Nicholas D Kristof ile birlikte yayınladığı “A Path Appears” adlı yepyeni yayın da toplantının seçkin dinleyicilerine dağıtıldı. Ünlü konuşmacının toplantıdaki sunusu da son kitabı hakkında idi; bizim “KARDELENLER” dediğimiz,  baskı altında bırakılan kız çocuklarımızın karı nasıl delebilecekleri ile ilgili örnekleri de içeriyordu. Dilimize çevrilirse kitabın Türkçe adını keşke  “.. Derken Bir Yol Açılır” koysalar, diyorum.

Günün ikinci yıldızı, Oscar ve Emmy ödülleri sahibi olan Pakistanlı Shaermeen Obaid Chinoy, ünlü bir belgesel yapımcısı ve gazetecidir. Belgesellerinde insan ve kadın hakları, kadın sorunlarını işlemekte ve işkence altında susturulan kadınların haklarını savunmaktadır. Chinoy, 2012’de “Saving Face” belgeseli ile Oscar ödülünü kazandı ve Time dergisi tarafından dünyanın en etkili 100 kişisinden biri seçildi.

Sabancı Vakfı Başkanı Güler Sabancı’nın düzenlemesi ile gerçekleşen bu mutlu olay nedeniyle kendilerine şükran duygularımızı sunmalıyız. Başkan, kısa açış konuşmasında ülkemizle ilgili içimizi yakan şu gerçekleri de dinleyenlere aktarmak yolu ile bir kez daha hepimizi duygulandırmıştır. “Dünya Ekonomik Forumu’nun  “Cinsiyet Uçurumu” raporunda, ülkemiz 142 ülke sıralamasında 125.’inci sırada yer alarak bir eşitsizlik simgesi durumunda görünmüştür. Aynı biçimde “ Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’nın 2014 Yılı Cinsiyete Dayalı Gelişme Endeksi Raporunda ise 148 ülke arasında 118’inci olduğumuzu belirtirken” Başkan içimize bir kez daha dokunmuştur.

“Bu sıralamaları (üst üste, MA) tekrarlamalıyız ki, daha çok iş yapmamız, daha çok çalışmamız gerektiğini birbirimize hatırlatabilelim.” Aynı görüşteyim.

Besteciler, Aksu ile Erener kızlarımızın “Ünzile’nin bir kız kardeşi oldu” sözleriyle “Kız Leyla”yı Sabancı Vakfı’na armağan etmeleri de toplantıyı renklendirdi.

Sertap Erener’in söylediği gibi, “şarkı, farkındalık yaratabilirse, çok mutlu olacağım”.

Bu güzel konuşmalardan etkilenerek ben de diyorum ki, baskı ve hatta yaşamsal sorunlar yaşayan kadınlarımızın temel insan ve yaşam haklarına kavuşmalarını sağlamak üzere siyasal etki yaratacak kurumlar yaratmalıyız. Kadınları ve kadın haklarını savunan derneklerimizi siyasal sistem içinde temsil sorununu en başta çözmeliyiz.

Benim basit bir hesabım var; bizim 76 milyonluk nüfusumuzun ve 53 milyonluk seçmenimizin yarısı kadındır; aynı biçimde yarısı da 40 yaşın altındadır. Bu oranların parlamentolara yansımaması bir siyasal formüle bağlanmalıdır.

Söylemek isterim ki, bizim siyasal parti delegelerimizin, milletvekili adaylarımızın, hükümetlerimizin, parti yönetim kurullarımızın %50’si kadın olmalıdır. Ayrıca bu temsilcilerimizin %50’si de 40 yaşının altında olmalıdır.

Sivil toplum kuruluşlarımızın bu oranları temsil etmeyen listelere oy vermemek için el birliği yapmalarını istiyorum.

50-50 oranları temsil eden birimlerin daha sağlıklı bir siyasal, sosyal ve hatta ekonomik düzen yaratacağından emin olmalıyız. Böyle siyasal yapılar belki de kavgasız, savaşsız ve terörsüz toplumlar yaratacak ve hepimizi mutlu edecektir.

ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster