Mustafa A. Aysan [email protected] Mustafa A. Aysan

Bankalarımız

30 Nisan 2013, 11:48 ---

Bankalarımız, genellikle olumlu bulunan 2012 yılsonu finansal sonuçlarını açıkladılar. Sonuçlar, bankalarımızın toplu olarak başarılı bir yılı daha geride bıraktıklarını gösteriyor.  Batılı kalkınmış ülkelerin bankaları ile kıyaslanınca geçen yılda bankalarımızın, büyüme, kârlılık, verimlilik, açıklık, sosyal sorumluluk, istihdam ve kurallara uyum göstergelerine göre oldukça iyi sonuçlar aldıkları genellikle kabul edilmektedir.  Bu konuda görüş söyleyen kalkınmış ülkelerin büyük bankalarının yöneticileri de bu başarılı çalışmalar ile sonuçlarından övgüyle söz etmektedirler.  2013’ün ilk üç ayında elde edilebilen sonuçlarla ilgili ilk bilgiler, bankalarımızın yeni yılın başında da başarılı sonuçlar almayı sürdürdüklerini göstermektedir.  Türkiye Bankalar Birliği’nin (TBB’nin), Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından yayımlanmış Bankacılık Muhasebe Standartları’na uygun olarak kamuya açıklanmış finansal tablolarındaki bilgilere dayanılarak hazırlanmış finansal toplu sonuçları bu başarılı sonuçları açıkça göstermektedir.  Bu yazı, TBB’nin elektronik ağ sitesi ile “Bankalarımız” kitabında da açıklanmış ve bağımsız muhasebe uzmanlığı kuruluşlarınca denetlenmiş ve onaylanmış bankalarımızın 2012 yılı faaliyet sonuçları ile yılsonu mali durum tablolarındaki (Gelir Tabloları, Bilançolar ve ekli tablolarındaki) bilgileri değerlendirmek amacını gütmektedir.

Uzun yıllar boyunca (1954’ten beri) denetlenmiş finansal bilgi açıklamaları yaptıkları ve bu süreler boyunca uygulanmış birçok kamu denetim uzmanlarının denetimlerinden de geçmiş oldukları için, finansal bilgilerinin oldukça güvenilir olduğu kabul edilmelidir.  BDDK’ya bağlı Bankalar Yeminli Murakıpları tarafından adeta sürekli gözetim ve denetim altında tutulmakta oldukları gibi, Rekabet Kurumuna, Sigorta Denetmenleri Kurulu’na, T. C. Merkez Bankası’na, Maliye Bakanlığı’na ve öteki bazı bakanlıklara bağlı kamu denetim organlarının da denetiminden geçmektedirler.

BDDK’nın yayımladığı bilgilere göre bankacılık sistemimiz,  3 devlet bankası, 12 yerli ve 16 yabancı sermayeli (toplam olarak 28)özel banka ile 13 kalkınma ve yatırım bankasından oluşmaktadır.  Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na ait tek şubeli bir banka da eklenince bu 45 mevduat ve yatırım bankamıza ait toplu sonuçlar, şöyledir:   

2012’de sistem, 10 bin şubeden  (yılsonunda 10234), 182 bin çalışan ile aktif toplamını, 2011’de % 21 ve 2012’de de % 12 artırarak, 2012 sonunda 1,4 trilyon liraya yükseltmiştir.  Öz kaynak (sermaye) toplamına göre sağlanan kâr, 2011’de % 14,8, 2012’de de % 12 dolaylarındadır.  Aktif toplamına göre kârlılık, yıllar boyu, % 1-2 kadardır.  Bu kâr düzeyi, tartışmalar içinde gösterilmeye çalışıldığı gibi çok yüksek değildir.  Emek yoğun bir iş dalı olduğu için bankacılık sistemimiz yüksek sayıda iyi eğitim görmüş personel çalıştırarak, 2012 sonunda 182 bin kişiye iş sağlamıştır.

Bizce oldukça iyi bulunması gereken ve öteki dünya ülkeleri bankalarına göre de daha iyi başarılara ulaşmış olan bankalarımız, övünç konusu yapılabilecek bu sonuçlar dikkate alınmadan, gittikçe yoğunlaşan eleştirilere konu olmaktadırlar.  Bu eleştirilere göre, banklarımızın kârları çok yüksektir; kredi kartları, kredili mevduat hesapları ve genel olarak tüketici kredileri ile uygulamaları sakıncalı, mevduata uyguladıkları faizler çok düşük, kredilere ve öteki bankacılık hizmetlerine uyguladıkları faizler ve hizmet fiyatları da çok yüksektir.  Hele hizmetlere uygulanan hizmet fiyatları, tüm ölçülerin üstüne çıkmış ve gerektiği gibi açıklanmadıkları gibi, müşterinin haberi olmadan uygulanan yüksek hizmet fiyatları da yanlıştır.

Son günlerde eleştirilerin yoğunlaşmasında bazı siyasetçilerin, bakanların, hatta BDDK üyelerinin, doğruluğu ve güvenilirliği iyice incelenmeden yayımlanan bazı günlük haberler ile bu haberlere dayanan bazı köşe yazılarının bu eleştirilere katılarak bankaları eleştirmeye başlamalarının da önemli katkısı olmuştur.  Hatta bazı kamu hizmeti görevlileri, bazıları haklı nedenlere dayanan müşteri yakınmalarına bakarak, bu eleştiriler içinde, bankaların bu güne kadar, yürürlükteki kurallara uygun olarak serbestçe tespit etmekte oldukları hizmet fiyatlarının kamu görevlilerince tespit edilmesi isteklerine de yer vermektedirler.  Geçmişteki fiyat tespiti çabalarının büyük zararlar veren uygulamalarına rağmen hatta kredi kartlarına uygulanan bazı fiyatların kamu yetkililerince tespit edilmesi uygulaması da başlamış bulunmaktadır.  Serbest pazarların kendi kuralları içinde kendi dinamikleri sonucu olarak oluşan fiyatların kamu görevlilerince tespit edilmeye başlanması eğilimi, bankacılık sistemimize uzun vadede zararlar verebilecek gelişmelerdir; geçmişte bu yöntem bir çok alanda, örnek olarak otomobil fiyatlarında uygulanmış ve büyük zararlarla sonuçlanmıştır.     

Sanıyorum ki, bu alanda yapılan eleştirilerin, oldukça başarılı olarak tanımlanabilen bankacılık sistemimize ve bankalarımızın ekonomimize parasal kaynak sağlamak gibi yaşamsal önemdeki hizmetlerini daha sağlıklı biçimde sunmaları hedefine zarar vermesini önlemek için önemler alınmalıdır.  Bu konuda kamu kesimi düzenleme ve denetleme görevi yapan kuruluşlarımız ile TBB ve banka yönetimlerinin önemli katkılarla eleştirilerin sistemimize zararlarının en aza indirilmesi açısından neler yapabileceklerini yeniden gözden geçirmelerinin gerekli olduğunu düşünüyoruz.  Bu kamu kuruluşlarımızın ellerinde bankalarımız, bankacılık sistemimiz ve genel olarak para ve sermaye pazarlarımızla ilgili pek çok güvenilir bilgiler ve değerlendirmeler bulunmaktadır.   Dünya ölçeğinde başarılı çalışmaları ile ülkemiz ve dünyanın öteki ülkelerinde başarılı katkılarını kanıtlamış bankacılarımız vardır.  Hepimiz birlikte, ekonomimiz için yaşamsal önem taşıyan bu kuruluşlarımızın genel ekonomik hedeflerimize zarar vermeden serbestçe eleştirebilmelerini sağlayacak ve ayrıntılı ve küçücük bazı olumsuz uygulamaları ele alarak tüm sisteme zarar verebilecek uygulamaları ve acımasız eleştirilerin dozuna ayar yapabilmeyi sağlayacak ve bu alanda da dünya ülkelerine başarılı örnekler verebilecek olanaklarımızdan yararlanmalıyız.  Bu konuda birçok iyileştirmeler yapılabileceğine inanıyorum.

Gelecek birkaç yazıda bu alanlarda neler yapabileceğimiz konusundaki görüşlerimi ilginize sunmaya çalışacağım.   

ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri
BASIN TOPLANTISI - ETKİNLİK - KONFERANS
Basın Daveti Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği 06 Şubat 2020, 09:30

Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD), 2019 yılında Emeklilik ve Yatırım Fonları performanslarını ve fonlara artan ilgiyi açıklıyor. 06 Şubat 2020...

Tüm Etkinlikleri Göster